Daha profesyonel bir site kurulumu için

18 Eylül 2007 Salı

Yeni Yıl Işıklarının Arasındaki Köpek Yavrusu ve Samet

0






Hazırlıklar başlamış,takvimler yılın son günlerini gösterir olmuştu. Yavaş yavaş bütün dükkanlar,cafeler,evler,binalar süslenmeye başlamış, minik çam ağaçları , renkli ,parlak ışıklar şehrin her yanını aydınlatmaya başlamıştı. Geride kocaman bir senenin iyi kötü bıraktığı hatıralar,kalırken insanlar kendilerini yeni yıla hazırlamaya çalışıyorlardı.Öyle ya ; yeni yıl, barış, sevgi, mutluluk ve sağlık dilekleri ile geliyordu hep.Yeni yıldan beklentiler hep aynıydı.Şehrin etrafını kaplayan yeni yıl coşkusu, ışıklar,insanın içine dolan bu garip heyecan büyükten küçüğe, fakirden zengine herkesi heyecanlandırıyordu.Samet ve ailesi içinde durum aynen böyle idi.Ankara’nın küçük,sımsıcak komşuların olduğu, sevimli bir mahallesinde oturuyordu Samet ve ailesi.Ankara’nın sokaklarında yaşanan bu heyecan ve süslemeleri dikkatlice izliyordu Samet.O da çok heyecanlıydı,gördükçe de daha çok heyecanlanıyordu. Samet dört kişilik bir ailenin üyesi idi,annesi ve babası ile birlikte kardeşi Esra ile olmaktan çok mutlu ve akıllı bir çocuktu.Mahallenin biraz uzağındaki ilk öğretim okulunda,6. sınıf öğrencisiydi,kardeşi Esra da onunla aynı okulda ana sınıfına gidiyordu. Yılın son günlerinden birinde, yine kardeşinin elini tutmuş,okuldan eve dönerken,her zaman ki gibi yine yaya geçidinden geçiyor,geçerken trafik lambalarına bakmayı ve yeşilde ışıkta geçmeyi unutmuyordu.Işıklandırılmış,içi güzel süser ile donatılmış bir dükkanın önünden geçerken küçük kardeşi merakla ve heyecanlı bir sesle Samete sordu ; ‘Abi bu ışıklar, süsler, neden böyle süslenmiş bu dükkanlar,neden her yerde çam ağaçları var,hem bu saçları ve sakalları beyaz,kırmızı elbiseli dede kim?’ Samet önce biraz gülümsedi ve kardeşini okşar bir sesle ; ‘Yeni yıl için bunlar kardeşim,çam ağacı ve bu süsler yeni yıla girerken, eğlenmemiz içindir,her yeni yıla girerken,evler süslenir,çam ağaçlarına dilekler asılır, insanlar birbirleri için yeni yıldan güzel şeyler diler’ diye cevapladı kardeşinin bu sorusunu. Esra daha heyecanlı ve meraklı bir sesle yeniden sordu; ‘Peki bu kırmızı elbiseli dede kim abi?’ Samet bu soruyu nasıl cevaplayacağını biraz düşündü içinden,çünkü gerçeği söylese olmazdı,Noel Baba’yı anlatsa, daha sonra kardeşinin üzülmesinden korkuyordu.Ama o an aklına bir fikir geldi k,ardeşine Noel Baba’nın hikayesini ve onun gizemi anlatacak,sonrada yılbaşı gecesi aldığı Noel Baba kıyafetiyle onun yanına gelecekti.Böylece kardeşi hem çok mutlu olacak hemde,sorusunun cevabını vermiş olacaktı.En doğrusu bu olur diye düşündükten sonra, hemen kardeşine döndü ve ; ‘Bak Esracım bu gördüğün kırmızı kıyafetli adamlar,aslında Noel Baba diye bilinen, sihirli bir dedenin, kıyafetlerini giymiş insanlardır.Gerçek Noel baba ise yılbaşı gecesi ,saat on ikiyi geçince,ailesini hiç üzmeyen yaramazlık yapmayan,uslu çocukların yanına gelir ve onların istediği hediyeleri, evlerindeki çam ağacının altına koyar’ Sametin söylediklerinden çok etkilenen Esra önce korkar ama merak ettiği için abisine sorar; ‘Peki abi Noel Baba eve nasıl girer,hem benim istediğim hediyeyi nerden bilecek ki’ der. Samet kardeşinin sorduğu bu sorulara uygun cevaplar bulmakta zorlanırken,onun bu sorularını geçiştirmeden uygun cevaplar vermeye özen gösterir.Kardeşine döner ve ; ‘Esracım Noel Baba evlere çatıdaki bacadan girer,geyikleri ile gelir ve çatıya konar,o sihirli biridir ve geyikleri uçabilir,çantasındaki hediyelerin hiç bitmediği söylenir,bacadan girerken sihir yapar ve gelir.Noel Babadan hediye istemek istersen istediğin hediyeyi bana söylersin, ben senin için dilek yazarım ve çam ağacına asarım tatlım’ diye cevap verir. Esra büyük bir şaşkınlık ve merak içinde,sevinçli gözlerle abisine bakar, ‘Tamam abi, Noel babadan hediye isteyelim bizde’ der. Akşamleyin Samet Esra uyuduktan sonra anne ve babasıyla konuşur ve Esranın Noel babayı çok merak ettiğini anlatır.Babasını kendisine Noel baba kıyafeti alması için ikna eder,böylece yılbaşı gecesi kardeşinin yanına Noel baba kılığında gelecek ve ona istediği hediyeyi verebilecektir.Ertesi gün Samet babası ile birlikte Ankaranın karlı ve ışıklı süslenmiş sokakaklarından birindeki dükkandan Noel baba kıyafeti,çam ağacı ve yılbaşı süsleri alırlar.Bu durum karşısında Samet çok mutluydu, hem kardeşini çok mutlu edecek hem de ailesi ile birlikte güzel bir yılbaşı geçirebilecekti.Babası ile alışverişten dönerken, Sametin gözü kaldırımın kenarında yerde oturan bir adama takıldı.Yanında birkaç yılbaşı lambası ve süsler bulunan,kıyafetinden görünüşünden anlaşıldığı kadarıyla fakir bir adam oturuyordu,belki bu süslerin satıcısıydı.Hava soğuk ve her taraf karlıydı,belikli bu soğuktan etkilenen bir köpek yavrusu,karların arasında öylece yanan ve yeni yıla umut saçmaya çalışan bu ışıkların yaydığı sıcaklıktan faydalanmak istiyordu.Lambaların arasına girmiş onlara bakıyor sürünüyor,onlarla oynuyordu.Samet gördüğü bu manzara karşısında çok etkilenmişti.Öyle ya kendisini sıcak bir yuva,güzel bir aile bekliyordu evde.Ya bu adamın evi yoksa diye düşündü,ya bu köpek yavrusu kadar kimsesizse diye geçirdi aklından.Samet çok vicdanlı ve merhametli bir çocuktu,Dayanamadı ve babasını ani bir hışımla çekti, ‘Babacığım bir dakika!’ dedi, yerde umutsuzca oturan,yüzü ve elleri soğuktan çatlamış adamın yanına doğru yürüdü,babası dikkatle onu izliyordu.Yerdeki adamın yanına geldiğinde ellerinden tuttu,kardeşine yılbaşı hediyesi almak için harçlıklarından biriktirdiği parasını çıkardı ve adamın avuçlarının arasına bıraktı. ‘Amca!.. Bu süslerden kaç tane alınabiliyor bu parayla?’ diye sordu. Adam incecik cılız bir tebessümle; ‘Senin gibi akıllı ve iyi niyetli bir genç istediği kadar alabilir’ dedi. Bunun üzerine Samet ‘O halde ben dört tane bu şapkalardan almak istiyorum’ Dedi. ‘Annem,babam,kardeşi ve benim için’ dedi. Yerdeki satıcı ‘Tamam o zaman al bakalım beğendiklerinden’ dedi. Bu konuşmalar yaşanırken Sametin babasının gözleri dolmuştu,oğlu ile ne kadar gurur duyduğunu onun ne kadar duyarlı ve iyi niyetli bir çocuk olduğunu düşündü içinden.Bu sırada yerdeki satıcı Sametin gösterdiği bu örnek davranışın karşılığı olarak bir şey düşündü.Samet süsleri almış geriye dönerken; ‘Bir Dakka!..Adın ne senin deli kanlı?’ dedi satıcı.Samet döndü ve ‘Samet benim adım’ dedi.Satıcı yerden kalktı ve ‘Bak Samet bu benim köpeğim henüz çok küçük,ona yeterince de bakamıyorum,onu benim için alır mısın?Senin olsun’dedi.Samet çok sevinmişti böylece kardeşine bu köpeği hediye ederdi beklide,çünkü kardeşi ona Noel babadan oyuncak bir köpek dileyeceğini söylemişti.Samet olanlara inanamıyordu yoksa bu gerçekten yılbaşının bir sihirimiydi.Samet babasına döndü ve izin almak istercesine babasına baktı.Babası da Sametin gösterdiği bu iyi niyet üzerine oğluna hayır diyemedi ve satıcıya teşekkür ederek köpek yavrusunu da alarak evin yolunu tuttular. Yeni yıla girmeye iki gün kalmıştı ve Samet, köpeği Esra görmeden bir gün boyunca saklamak zorundaydı,Samet okuldan ve mahalleden en iyi arkadaşı, Umuta durumu anlattı ve Umutun evlerinin bahçesinde saklamayı uygun gördüler. Yılbaşından bir gün önce Samet ve Esra heyecanla,aldıkları süsler ile evlerini süslüyorlar,evin her yanını yılbaşı lambaları ile ışıklandırıyorlardı.Aldıkları çam ağacı görülmeye değerdi,neredeyse bir insan boyunda ve her tarafı süslü ışıklı kocaman bir ağaçtı bu.Tabi ki gerçek değildi,sadece plastikten yapılmış bir maketti.Bir gece kullanılacak bir şey için, gidip ormandan bir çam ağacı kesilemezdi elbette.Bu çok üzücü olurdu,herkes çam ağacı almak için bir çam kesse,ormanlarımız için bu çok zararlı olurdu… Yılbaşına girmek için artık her şey hazırdı.Sametin annesi en güzel pasta ve börekleri hazırlamış çok güzel bir sofra kurmuştu.Birlikte şarkılar söylüyorlar,yemek yiyorlar ve birbirlerine mutluluk dolu gözler ile bakıyorlardı. Tabii bu arada Esra da Noel babanın gelmesi sabırsızlıkla bekliyor, abisine sürekli ne zaman gelecek Noel baba diye sorup duruyordu.Hep beraber yedikleri akşam yemeğinin ardından,yine beraberce, tombala oynamaya başladılar,yılbaşı eğlencelerinin vazgeçilmez otunu olan bu oyun her aile için büyüm keyif veren bir eğlence aracı idi.Saatler oniki yi gösterdiğinde, en güzel an da başlamıştı,hep birlikte geriye saydılar ve yeni yıla girmeyi büyük bir mutlulukla kutladılar,Birbirlerine sarıldılar, ve iyi dilekler dilediler.Esra da artık iyice sabırsızlanmıştı.Sürekli çam ağacının yanına gidiyor ve belki Noel baba gelmiştir diye bakınıyordu.Bu durumu gören Samette artık dayanamamış annesine Esrayı oyalamasını söylemiş ve Noel Baba olmak için odasına gitmişti. Kıyafetlerini giyerken,Birkaç saat önce odasına bıraktığı köpek yavrusunu da hediye çuvalının içine koymuştu.Daha sonra Sametin hazır olduğunu anlayan babası ışıkları söndürmüş ve Esra yı kucağına alarak ona şimdi Noel babanın geleceğini söylemişti. Sametin sesi yukardan duyulmuştu ‘Hoh hoh hoooo,Ben geldim,Noel baba geldi!!’ Eranın heyecandan yanakları kıpkırmızı olmuş, gözlerini ayrımadan sesin geldiği yere doru bakıyordu,Samet yavaşça salona geldi.O an da Esra sevinçli bir sesle ‘Baba bak Noel Baba geldi,geldi !!!’diye bağırıyordu. Samet olduğu yerden Esraya doğru baktı ve ; ‘Sen çok uslu ve ailesini üzmeyen bir çocukmuşsun Esra’ dedi.’Bende bu yüzden senin dileğini yerine getirdim ve sana hediyeni getirdim’ dedi. Daha sonra Samet çuvalından çıkardığı o yavru köpeği çam ağacının altındaki sepete koydu.Tekrar Esraya dönerek; ‘Yeni yılda da uslu bir çocuk olursan sana yeniden hediye getiririm’ dedi.Daha sonra odasına doğru yürümeye başladı Samet.Esra ise çoktan yavru köpeğini kucağına almış sevmeye başlamıştı,Noel baba kılığındaki abisinin gidişini fark etmemişti bile.Samet hemen odasına gitti,üzerini çabucak değiştirdi ve salona döndü. Esra abisini görünce hemen kucağına atladı ve ‘ Abi !!! Noel Baba buradaydı bak bana hediyemi getirmiş’ dedi. Samet te çok şaşırmış gibi yaparak ; ‘Tabi ki tatlım, ben sana demiştim Noel babanın geleceğini’ dedi ve kardeşini öptü. Samet çok büyük bir mutluluk yaşıyordu,bu yılbaşında,hem kardeşini çok mutlu etmiş,hem fakir bir insanın gönlünü almış,hem de sahipsiz bir köpek yavrusuna sahip çıkmıştı.Sametin yaptıklarını gören annesi ve babası onu öperek ve severek ona yılbaşı hediyesini verdiler,ve göstermiş oldu bu duyarlılık ve iyi niyet için onunla ne kadar çok gurur duyduklarını söylediler. Ve bir yılbaşı geceside böylesine güzel bir an ile noktalanmış, Samet ve ailesi yeni yıla, yine umutla ve mutlulukla girmişlerdi… Yasin ÖZDEMİR 20,12,2006
Stay Connected With Free Updates
Subscribe via Email
You Might Also Like
Masaloku.blogspot.com bir yazım paylaşım blogudur. Eğer siteki paylaşımlardan bir ya da birden fazlasının T.C. yasalarına aykırı olduğunu veya yayınlanmasında diğer yasal ya da etik engeller olduğunu düşünüyorsanız lütfen site yönetimi ile iletişime geçiniz



leventekce @ yandex.com


Masalların faydaları...

Masallar, zor durumlarla başa çıkabilme, dinleme ve akıl yürütme becerilerini artırıyor.
Dil gelişimine katkıda bulunuyor.
Düşünce gücünün gelişmesini destekliyor.
Çocuğun hayal dünyasını zenginleştiriyor.
Dinleme ve akıl yürütme yetileri ile entelektüel birikimlerini geliştiriyor.